Parkinson Yasası Nedir?
Parkinson yasası nedir? Bir işi bitirmek için ne kadar süre varsa o iş o kadar sürer. Yapılacak iş için ayrılan süre ne kadar uzunsa, işin tamamlanması da öyle uzar. Aslında 1 günde bitecek bir iş için 5 gün zaman verilirse o iş artık 1 günde bitmez. Sırf daha çok zaman tanındığı için uzayacaktır.
1955 yılında, tarihçi Northcote Parkinson’un The Economist dergisinde yayımlanan bir makalesinde geçer. Makale şu şekildedir; “Bu yasa yapılacak işin kendisi için ayrılmış olan sürenin tamamına yayıldığına dair basit bir gözlemdir. Örneğin, zamanı olan yaşlı bir teyze ve ya amca, tüm gününü başka bir şehirde yaşayan yeğenine kartpostal yazarak geçirebilir. Bir saat kartpostalı arar, diğer bir saat gözlüğü arar, bir saat kartpostalı düzenlemekle uğraşır ve yarım saatte kartpostalı götürüp posta kutusuna atar. Aynı iş, zamanı olmayan bir kişinin sadece 3 dakikasını alır.
Eğer tatile çıkacakken valiz hazırlamak gerekiyorsa genelde son gün hazırlarız. O güne kadar çok zamanımız olmasına rağmen kafamızda son güne kadar hazırlanabileceği sınırını verdiğimiz için son güne bırakırız. Aynı şey okul yıllarında sınavlar için çok fazla yaşanır. Sınava 2 hafta bile varsa genelde son 1-2 gün kala çalışılır. Burada olay son ana bırakmak değildir. Mesela 2 hafta sonra sınav olduğunu bildiğin andan 12 gün sonra ders çalışmaya başlıyorsun, ancak 30 gün sonra sınav olacak dense 30 güne yayarsın. Ne kadar süre verilirse o süreye yaymaktır.
Kendimize bir şey için süre tanımlarken buna dikkat etmemiz gerekir. Aslında kısa sürede yapacağımız bir iş için fazla süre tanımlarsak onu yapmaya üşenip son anlara bırakabiliriz. Burada Parkinson yasası devreye girmiş olur. Yapacağınız işe başlamadan önce doğru hesap yapmalısınız.